Biz Kimiz?
2025 Yılın En İyi Bitki Bilimci Araştırmacı Recep Dağıstanlı
2023 YILI EN İYİ BİTKİ BİLİMCİ ÖDÜLÜ
ŞEYH ŞAMİL ya da İMAM ŞAMİL NUAYİPLERİ KİMDİR
Åžeyh Åžamil Nuayiplerinin (Yanında beraber savaÅŸtığı silah arkadaÅŸları) Dedeleri Dağıstan’da-Rusya ile yapılan savaÅŸta ÅŸehit düÅŸmüÅŸlerdir.
Savaş yıllarında naiplere bir şey olmasın diye eserati kabul etmiştir.
Burada amacı zaten az sayıda kalan Naiplere bir ÅŸey olmasını istememiÅŸtir ve eserati kabul etmiÅŸtir. Burada bir gerçek anlaşılması gerekir. Oda ÅŸudur.
Kendi halkı için kendini esarete bile kabule edecek kadar halkını ve dinine aşık birisidir.
Esir düÅŸtükten sonra, Oradaki büyüklerimiz Åžeyh Åžerafettin öncülüÄŸünde bir kısım Dağıstanlı Yalova bölgesine gelir. Åžey Åžerafaettin Efendinin Ve Ailesinin mezarı Güney Köyü-Yalova'da bulunmaktadır. Bir kısımda Türkiye’nin birçok bölgelerine dağılırlar.
Åžöyle baktığımızda çileli bir yolculuk ve sonuçta savaÅŸ içinde savaÅŸ yaÅŸayan bir millet.
ANNESİN DEDESİ ŞEYH MEHMET
Zula-Kazık Mehmet lakaplı babası DAĞISTAN 01/07/1897 DOĞUMLU
Belday Mehmet’in oÄŸlu,
Dağıstan'dan 9 yaşında iken babaannesiyle birlikte Yalova’ya gelir.
Yalova tarih kitaplarında da Kuvay-i Milli ve Essadiye Köyünden katılan arasında adı geçer.
​
Babasının Dedesi HACI AŞURLAV
AHMET AÅžURLAV DAÄžISTAN 01/07/1887 DOÄžUMLU
Akka Hacı ve kardeÅŸleri Dağıstan’daki kurtuluÅŸ mücadelesinde ÅŸehit düÅŸer.
OÄŸullarından sadece AÅŸurlav savaÅŸ bittikten sonra Anadolu’ya gelir.
AÅŸurlav’ın 4 oÄŸlu olur.
KurtuluÅŸ Savaşı’nda 4 oÄŸlu da savaÅŸa gider.
Annemin Zula Mehmet lakaplı babası KurtuluÅŸ Savaşı’nda Ahmet AÅŸurlav’ın kardeÅŸi Hacı Emmi ile tanışır ve savaÅŸ bittikten sonra da arkadaÅŸlıkları devam eder.
Anne tarafım Zula Mehmet, Yalova Merkez, Essadiye Köyü’ne dayanır.
Baba tarafım AÅŸurlav Ahmet, Sivas Yıldızeli, Fındıcak Köyü’ne dayanır.
Recep Dağıstanlı Şeyh Şamil Nuayiplerinin torunudur.
Essadiye köyü ve Güney köyü Yalova Dağıstanlı 2 köydür.​
Recep Dağıstanlının Dedesi Lokman hekim Aşurlav Ahmet kimdir?
LOKMAN AHMET AÅžURLAV, LOKMAN hekimliÄŸi bugüne kadar miras olarak bırakma gücünü gösterebilmiÅŸtir. Babadan öÄŸrendiklerini, tüm hünerini savaÅŸta ve savaÅŸ sonrasında döndüÄŸü köyünde gösterir. Köye dışarıdan gelen misafirlere, hastalara, yolculara evini açar.
O zaman içinde çevreden hasta olan herkes LOKMAN Ahmet AÅŸurlav’a gelerek ÅŸifa, deva aramış;
O zamanlar İnce Hastalık-Verem-Karında Su-Zayıf Vücut BaÅŸ AÄŸrıları –Mide Bağırsak Rahatsızlıkları na kadar olan hastalıklara bildiÄŸi kadar deva olmuÅŸtur. GeçmiÅŸte ince hastalık verem ölümleri çoktu.
Bu hastalıkları köyünde tedavi edermiÅŸ.
Åžimdi hastalık adları deÄŸiÅŸti ya da türleri deÄŸiÅŸti. AkciÄŸer Kanseri- BronÅŸektazi- Astım BronÅŸit –Farenjit vs gelecekte adı yeni belirlenecek hangi hastalık olur ise, GeçmiÅŸte gene karında su var denilirdi. Bunu karındaki suyu kullandığı bitkiler ile boÅŸaltmıştır böbrekleri çalıştırarak.
Günümüzde KaraciÄŸer Kanseri ve Siroz Hepatit B-C Ye BaÄŸlı Siroz hastalığı tedavisi yapmıştır aslında, Zayıf geliÅŸim bozukluÄŸu olan çocuklara özel kremler hazırlayıp toplanmasını saÄŸlamıştır
Günümüzde Kemik Erimesi-GeliÅŸim Bozuklukları-Kas Erimesi gibi hastalıkları tedavi etmiÅŸtir.
Åžimdi baÅŸ aÄŸrılarının nedenleri arasında birçok neden bulunmakta. Günümüzde Beyin Tümörlerinin neden olduÄŸu baÅŸa aÄŸrıları. Migren krizlerinin neden olan etkenler gibi
LOKMAN AHMET AÅžURLAV’ da elinden geldiÄŸi, dilinin döndüÄŸü kadar ÅŸifa deva dağıtmaya çalışmıştır. O zamanlar bitkiler öz, sade ve saftı. Tedaviler bugüne göre çok daha zordu veya hiç yoktu. Åžimdi de sınırsız teknoloji var ancak; teknolojiye ayak uydurup geliÅŸen hastalıklar da var.
AÅŸurlav, aÅŸ veren anlamındadır. Dağıstan’da aÅŸ evleri kurarak bulunduÄŸu bölgedeki insanlara o günün örf ve adetlerine uygun ÅŸekilde, sadece Allah rızası için yardım edenlere AÅŸurlav denir.
Bu gelenek Sivas’ta da bozulmayarak ta ki ailelerin ekonomik güçleri zayıflayana kadar böyle devam etmiÅŸtir. AÅŸurlav’ın 3 oÄŸlu da babalarının geleneÄŸinden taviz vermeyerek hayatlarının son günlerine kadar aynı töre, aynı ahlakla devam etmiÅŸlerdir. Ne zaman ki çocuklar dışarı açılmaya ve aileler ekonomik sebeplerle dağılmaya baÅŸlar, bu özellikler de yavaÅŸ yavaÅŸ olur.
Ne kadar eli açık olsanız da insanlara ve ülkenize faydalı olmak için güçlü olmalısınız.
Araştırmacı Recep Dağıstanlı kimdir?
O dedenin torunu olarak ona ve onun verdiklerine layık olmak bu yola baş koyduk.
İnÅŸallah ALLAH ( C.C.) yolumuzdan ayırmaz ve hayatımın son gününe kadar ülkeme ve insanlığa hizmet etmek bana nasip eder. KüçüklüÄŸüm 4 dağın arasında kalan bir vadide, çobanlık yaparak geçti. DaÄŸda iken inek, koyun, keçi, at, köpek, kedi, kirpi, tilki, çakal, ayı, yılan, kaplumbaÄŸa, kırlangıç ve buna benzer hayvanları takip etme ÅŸansım oldu.
Hastalandıklarında ne yer ne içer, hiç düÅŸündünüz mü? Annemin halası, Zula Mehmet’in kardeÅŸi, tarlaya gittiÄŸimizde, çay yerine sürekli daÄŸlardaki bir çok bitkiden kendi demlediÄŸi çayları içerdik.
Cah adını verdiÄŸimiz hal-i hazırda annemin de topladığı bitkilerle yemekler yapılırdı. Hinkal ve suruçet adını verdiÄŸimiz yemeklerde bol bol kullanılırdı.
Köyde iken çok deÄŸerli insan, rahmetli Prof. Dr. İzzet Kandemir’den çok önemli bazı bilgiler ve tüyolar alma ÅŸansım oldu. O zamanlar 17 yaşındaydım. Benim hem okul yıllarımda hem de günümüzde bu ilme gönül vermemin en önemli sebebi, DEDEM LOKMAN HEKİM AÅžURLAV AHMET ve PROF. DR İZZET KANDEMİR’dir.
​
Onlardan aldığım bilgiler çok iyiydi ama hastalıklar çok hızlı deÄŸiÅŸken gösteriyordu.
Daha ileriye gidebilmek için, aldığım bilgiler dahada geliÅŸtirmem gerekiyordu.
Bu iÅŸin merkezine inmem, daha fazla bilgiye ulaÅŸmam gerekiyordu.
Hadisler bazı şeyleri anlatıyordu ama doldurulması gereken boşluklar vardı.
Bu boÅŸlukları çok deÄŸerli alimler ve çalışma arkadaÅŸlarım ile Kuran-ı Kerim’den doldurduk.
Sonunu görüp göremeyeceÄŸimizi bilmeden baÅŸladığımız bu yola çıktık.
Bu yolda çok sıkıntılı zamanlarımız da oldu, çok mutlu anlarımız da,
2005 yılında bu iÅŸi çok daha ciddiye almam gerektiÄŸine karar verdim ve ÅŸimdi tüm ekibimle insanlığa, sizlere faydalı olabilmek için çalışıyoruz, çalışacağız
Bitki Bilimci Araştırmacı Yazar Recep Dağıstanlı
2015 yılının başından beri yurt dışında Kanser ve Virüs araÅŸtırmaları yapmak için çalışma arkadaÅŸları ile birlikte bu ülkelerde birlik ve beraberlik çalışmaktayız. Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Dağıstan, Ukrayna'da Doktorların, Cerrahi Uzmanı, Alternatif Tıp Uzmanları Almanya ve Avrupa’da, Fitoterapi Uzmanı, Ozon terapi Uzmanı, Akupunktur Uzmanı, Biyoenerji Uzmanı, Biorezonans Uzmanı, Nöral terapi Uzmanı, Eczacı, Diyetisyenlerin, Tıp Profesyonellerinin, SaÄŸlık Profesyonellerini ile doÄŸru yolu bulmak mümkün olacaktır.
Modern olmak gerekir. Hurafeye yer vermemek gerekir. Bağışıklık sistemini, güçlendirmektir.
Küba’da 9 TEDAVİ PROTOKOLÜ çıkış noktası Rusya'da 1920 ye dayanır. Rusya tüm bilgisini ilmini Küba'ya taşımıştır. Küba bu bilgiler ile son 20 yıldır daha da ilerlemiÅŸtir. Burada amaç neden olan etkenleri ortadan kaldırmaktır.
Bitkilerin Toplanma aÅŸamasından kurutulma aÅŸamasına, Her aÅŸamayı bizzat kontrol eder ve yönetir. Hazır ve temin edilmiÅŸ bilgilere deÄŸer vermez. AraÅŸtırmaları ve çalışmaları sonucunda bizzat elde ettiÄŸi bilgilere güvenir. Çaresiz hastalık kavramının bir kandırmaca olduÄŸuna,
Her derdin mutlaka bir devası olduÄŸuna, sadece biraz inanç ve çaba ile BaÅŸarmak mümkün ılabilir..
Yeter ki siz de inanın.
